12 Haziran 2009 Cuma

Ramazan Ayında Kuran-ı Kerim Okumanın Bereketi

Bu mübarek ayın Allah’ın kelamı ile özel bir münasebeti vardır. Bundan dolayı, genellikle, Allahu Tela’nın bütün kitapları bu ayda inmiştir. Nitekim, Kuranı Kerimin tamamı “levhi mahfuz”dan dünya semasına ve oradan duruma göre, azar azar yirmi üç senede dünyaya inmiştir. Bundan başka, Hz. İbrahim a.s.e inen sahifeler, bu ayın birinde veya üçünde verilmiştir. Hz. Davut a.s.a Zebur ramazanın oniki veya on sekizinci gününde verilmiştir. Hz.Musa a.s.a Tevrat, Ramazan’ın altısında, Hz.isa a.s.e İncil, ramazanın on iki veya on üçünde verilmiştir. Bundan anlaşıyor ki, bu ayın Allahın kelamı ile hususi bir münasebeti vardır. Bundan dolayı, bu ayda kuranı kerimin çokça okunması rivayet edilmiştir. Büyük zatlar da bununla amel etmişlerdir. Hz. Cebrail a.s., her sene ramazan ayında, kuranı kerimin tamamını Rasulullah Sallallahu Aleyhi Veselleme dinletirdi. Bazı rivayetlere göre Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellemden dinlerdir. Bu iki hadisi gözünüde tutarak alimler genel olan yaygın olarak mukabele (karşılıklı kuran okuma)nın müstehab olduğu görüşüne varmışlardır. Kısaca mümkün olduğu kadar (bu ayda) kuran okumaya özel bir gayret gösterilmelidir. Kuran okumaktan artan vakitleri de boşa geçirmek doğru değildir. Çünkü peygamberimiz s.a.v. dört şeye dikkatleri çekmiş ve bu ayda onların çokça yapılmasını emretmiştir. 1. kelime Tayyibe, 2. İstiğfar, 3. Cenneti kazanmak için dua etmek, 4. cehennem den kurtulmak için dua etmek. Ele geçen zamanı, bu dört şeye sarf etmeyi saadet bilmelidir. İşte böyle yapmak, Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellemin sözlerinin kıymetini bilmektir. Birinin kendi dünyevi işleriyle meşgul iken diliyle salavatı şerefe, yahut kelimei tevhidi söylemesinin ne zorluğu vardır ki?