12 Eylül 2009 Cumartesi

KAÇ TÜR ORUÇ VARDIR?

Üç çeşit oruç vardır.Bunlar;farz ve vacip,mendup,haram ve mekruh oruçlarıdır.Dinen kesin kılınmış yapılması gereken oruçlara farz orucu denir.Ramazan’da tutulan orucun dinimizce edası(vazifeyi yerine getirmek) da kazası da farzdır.Tutulan orucun bilerek,isteyerek bozulması halinde tutulan kefaret orucu da farz grubuna girer.Ramazan orucunun edası sadece belirli bir vakitte mümkün olduğundan edası”muayyen farz,diğerleri ise mubah günlerde tutulacağından ”gayr-i muayyen farz olarak adlandırılmıştır.Bir şeye adak adanıp, o adak gerçekleşince tutulan nezir(adak) orucu dinimizce vacip kılınmıştır.Her ayın üç günü tutulacak oruca mendup(yapılması halinde sevap yapılmaması halinde günah olmayan fiil) oruç denmektedir.Bazı günlerde tutulması yasaklanmış oruçlardır.Ramazan Bayramı’nın birinci günü ile kurban bayramının dört günü de oruç tutmak dinimizce yasaklanmıştır.Dinimizce yasaklanan bu günlerde oruç tutmak Hanefi mezhebine göre mekruh,diğer üç mezhebe göre göre haram kılınmıştır.Fakat Maliki mezhebinden olanlara kurban bayramının dördüncü günü oruç tutmak haram değil mekruhtur

ORUCA NE ZAMAN VE NASIL NİYET EDİLİR?

Oruç gönülden niyet ettikten sonra kabul olur.Niyetsiz tutulan oruç Allah katında kabul görülmez.Tutulacak Ramazan orucuna ancak kuşluk vaktine kadar niyetlenilebilir.Normalde tutulacak Ramazan orucuna sahur vaktinden sonra niyet edilir.Fakat sahur vaktinde uyanamayanlar,sahur vaktinden sonra uyananlar güneş doğmuş olsa dahi orucu bozacak bir şey yapmadıktan sonra kuşluk vaktine kadar orucuna niyet edebilir.Sahura kalkmak istemeyen kimse akşamdan niyetini edebilir.Sahura da kalkıp niyet etmesine gerek yoktur.Yalnız Ramazan Ayı’nda tutulmayan bir orucu ilerleyen günlerde kaza edilecekse eğer,gün ağırmadan niyet edilmesi gerekir.Aynı durum kefalet oruçlarında da geçerlidir.Bu oruçlara imsak vaktinden sonra niyet edilmez,niyet edilse de makbul olmaz.

Niyet kalp ile tasdik edilir.Yani yarın için oruç tutmaya kalbi ile niyetlenen biri zaten niyet etmiş olur.Niyet edilirken şu şekilde edilmelidir:”Niyet ettim Ramazan-ı Şerifin yarın ki orucunu tutmaya.” Diye edilmelidir.

11 Eylül 2009 Cuma

İftar Bir Yandan Serinlik Bir Yandan

Ramazan Ayı’nda İstanbul Bağcılar Belediyesi’nin aç yoksul ve ihtiyacı olanlara Ramazan ayı boyunca oruçlu olan Müslümanlar her gün Ramazan çadırın da iftarlarını açıyor.Tam tamına üç bin kişinin iftar yemeğini yiyeceği bu çadır 1200 m2 kapalı bir alana kurulmuş.Vatandaşları sıcaklardan bir süreliğine de olsa sıcaklardan kurtararak serinletmek için iftar çadırına 10 adet salon tipi klima yerleştirildi.İstanbul Bağcılar’daki bu Ramazan çadırında iftar yapılmasının yanında iftardan sonra da çeşitli etkinlikler de düzenleniyor.Durum böyle olunca vatandaşlar klimalı ortamda bir taraftan serinliyor,diğer taraftan da her gün farklı radyocuların sunacağı programlarla coşuyor ve eğleniyor.Ayrıca Ramazan çadırının yanında çocukların oynaması için çocuk parkları ve alışveriş merkezi bulunuyor.Güvenlik açısından da Bağcılar’da yer alan bu ramazan Kompleksi otuz güvenlik kamerası ile izleniyor.

Ramazan Ayı’nda Pideye Zam Gelmedi

Her Ramazan Ayı’nda pideye zam yapılırken aksine bu sene fiyatlara zam yapılmadı.Tamamen eski yürürlükte olan fiyatlar geçerli durumda oldu.Türkiye’nin bütün il ve ilçelerinde özellikle sahur ve iftar vaktinin vazgeçilmez ekmeği olan pide ekmeğine zam yapılmaması vatandaşları sevindirdi.Geçen yıl gramı 350 olan 1.50 TL’den fırından alınan pide ekmeğinin bu yılda gramajı ve gramajına bağlı olarak fiyatı da değişmedi aynı kaldı.Ramazan’da pide fiyatlarının zamlanması beklenirken aynı kalması herkesi şaşırttı.Mübarek Ramazan Ayı’nın bitmesine 10 gün gibi bir süre kala yetkili mercilerce yapılan açıklama da bu yıl Ramazan Ayı’nda pide fiyatlarında artış olmadığının ve gelecek Ramazan Ayı’nda artış beklenmediğinin ama bu konuda kesin bir şey olmadığı belirtildi.

10 Eylül 2009 Perşembe

Ramazan’da Pekmez Tüketin

Ramazan Ayı’nın gelmesiyle özellikle inşaat,maden ve kömür ocakları gibi yerlerde ağır işlerde çalışanlar oruçlu olduklarından,aç ve susuz kaldıklarından dolayı,vücudu dinç ve zinde tutmak şart! Bu nedenle beslenme ve diyet uzmanları bol bol pekmez tüketilmesini öneriyor.Bu yılda Ramazan Ayı Türkiye genelinde en sıcak günlerin yaşandığı Ağustos ayına denk geldi.Hava sıcaklıklarının mevsim normalleri üzerine çıktığı bu ayda vücudun daha fazla enerji harcadığını kaydeden uzmanlar, sıcaklardan dolayı insan vücudunun terleme yoluyla çok fazla su kaybettiğini bu nedenle vücudun özellikle Ramazan Ayı’nda kaybettiği su ihtiyacını maden suyu ve su ile giderilmesi gerektiğinim vücut sağlığı açısından oldukça önemli olduğunun altını çiziyor.Uzmanlar,gün boyu aç kalınacağından sahurda bilinçsiz yemek yerine gün boyunca enerji verecek ve mineral açıdan değeri yüksek olan pekmez ve bal gibi gıdaların tercih edilmesi gerektiğini belirtiyor.

Ramazan’da Gıdaya Rekor Zam

Ramazan Ayı geldi.Üzerinden yirmi günden fazla geçti.Ramazan Ayı’nın gelmesiyle gıdaya da tam tamına %100 oranında zammı da birlikte getirdi.Gelen zammın Ramazan’ın ilerleyen günlerinde düşeceği beklenirken günden güne aralıklarla artması vatandaşları Ramazan Bayramı’nda ne yapacağız telaşı sardı.Fiyatı en çok artan gıdalar arasında en başında süt ve süt ürünleri grubundan olan yumurta geliyor.Yumurta ile birlikte kahvaltının vazgeçilmez gıdaları arasında olan peynir,zeytin,tereyağı da zamdan nasibini alırken,fasulye,nohut,pirinç gibi tahıllara da zamdan nasibini alan ürünler arasında.Uzmanlar inanılmaz rekor artışların önceki yıllardan çok daha fazla olduğunu belirterek,yumurtaya %100 zam gelirken, yağ fiyatlarına %40-50 kahvaltılık ürünlere %30-40 süt ürünlerine %20-35 ve makarnaya ise %20 zam yapıldığını açıkladı.

9 Eylül 2009 Çarşamba

Ramazanda Alışveriş Yapılırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Bu ayda insanlar aç kaldıklarından ve halsiz,bitkin,yorgun olduklarından dolayı uzmanlar yiyip içmedikleri zaman dilimi içinde alışveriş yapmamalarını öneriyor.Ramazan’da alışveriş saatlerine dikkat edilmesi gerektiğini belirten uzmanlar,iftardan önce oruçlu olunduğundan dolayı kişilerin aç oldukları için gıdaya daha çok yöneleceklerinden dolayı alışveriş yapılmamasını,iftardan sonra alışveriş yapılarak gereken ihtiyaçların alınması gerektiğini bildiriyor.Ramazan’da alışveriş bir yana beslenmede ise cips ve mısır gibi buna benzer abur cubur yiyecekler yerine vücut sağlığı için temel gıdalar tercih edilmelidir.Uzmanlar Ramazan Ayı’nda oruç tutan ve aç olan kişilerin normalden üç kat daha fazla alışveriş yaptıklarını söylüyor,bunun nedenlerinin fizyolojik ve psikolojik olduğunu belirtiyorlar.Bu nedenle alışverişte doğru zamanda doğru şekilde temel gıdalar tercih etmek vücut sağlığı açısından en doğru tercih olacağının altını çiziyor.

Almanya’da Ramazan Nasıl Geçiyor?

Bin aydan hayırlı olan Müslümanların Ramazan Ayı geldi çattı,hatta üzerinden tam 20 gün gibi bir süre geçti bile.Türkiye mübarek Ramazanı nasıl geçiriyor biliyoruz.Ya Almanya? Almanya’nın nüfusunun yaklaşık %5-6’sını Müslüman nüfus oluşturuyor.Müslüman nüfusunun genel olarak çoğu Almanya’nın Köln şehrinde yaşamakta.Türkiye’deki Ramazan Ayı’nın vazgeçilmez tatlısı güllaç tatlısı iken,Almanya’da yaşayan Müslümanların ki ise baklava tatlısı.Ramazan Ayı’nda Almanya’nın Köln kentinin sokaklarında bulunan restoranlarda bu mübarek ayda camii olmayan yerlerde oruç tutanlar için Ramazan’a uygun bir hava oluşturulmakta.Yemekler gelmeden önce restoranda ezan sesleri yükselmekte.Türkiye’de iftar vakti camiden ezan okunurken,Almanya’da camii olmayan yerlerde restoranlarda buna benzer yerlerde ezan okunmakta.Bu yıl Ramazan Ayı’nda Almanya’da günler uzun geçtiğinden oruç süresi on beş saat sürmekte.İşte Almanya’da Ramazan Ayı bu şekilde geçmekte.

7 Eylül 2009 Pazartesi

Ramazan’da Bol Bol Maden Suyu Tüketin

Maden suyu terleme ile vücudun dışarı attığı su ve minerallere takviye olur.Oruç tutan kişi iftarda yoğun bir şekilde yemek yediği zaman mide ağrısı çekeceğinden ve midesi rahatsız olacağından maden suyu içerek midesinin rahatlamasına ve hafiflemesini sağlayabilir.

Terleme ile birlikte bikarbonat,sülfat,klorit,kalsiyum,magnezyum,florit demir ve sodyum mineralleri vücuttan atıldığından mutlaka bu mineral kaybının maden suyu içerek desteklenmesi gerekir.Maden suyu vücudun ihtiyaç duyduğu mineralleri doğal olarak içerdiğinden dolayı kaybedilen minerallerin takviyesinde oldukça sağlıklıdır.Uzmanlar Ramazan Ayı’nda 2.5 litre sıvı tüketilmesinin gerektiğinin vücut sağlığı açısından oldukça önemli olduğunu belirtirken tüketilen bu 2.5 litre sıvının mutlaka en az 1 litresinin maden suyu olması gerektiğinin de altını çiziyorlar.Maden suyu Ramazan Ayı’nda oruç tutanların sindirim sistemini de dengelediğinden dolayı sindirim sorunlarının da azalmasında oldukça büyük rol oynuyor.Bununla birlikte maden suyu içerdiği magnezyum,demir mineralleri sayesinde kemiklerin güçlenmesine ve sağlam kemik yapısının oluşmasını sağlıyor.Bunun için uzmanlar özellikle Ramazan Ayı’nda bol bol su ve maden suyu öneriyor.

Ramazan’da Ağız Sağlığına Önem Verin















Ramazan Ayı’nda sahurdan sonra genelde çoğu insan dişini fırçalamaz ve ağız bakımına önem vermez.Bu nedenle temizlenmeyen diş plaklarından dolayı birçok bakteri ürer dişlerin çürümesine ve ağzın kokmasına neden olur.Yemeklerden hemen hemen yarım saat sonra ağızda biriken bakteriler dişleri çürümeye başlatır.Bu nedenle sahurdan hemen sonra dişleri fırçalamak gerekir.Ramazan Ayı’nda oruç tutulduğundan dolayı gün içerisinden bir şey yenilip içilmediğinden tükürük bezlerinin salgısı azalacağından bu durumda bakterilerinin daha çok üremesine ve dişlerin daha çabuk çürümesine neden olur.Ramazan’da daha çok tatlı tüketildiğinden ve kahve,çay gibi içeceklerin tüketilmesi bakterilerin oluşumunu arttıracak bu da daha çok dişin çürümesine neden olacağından mutlaka dişlerin fırçalanması gerekir.Bununla birlikte çok kısa sürede sıcak ve soğuk yiyecek ve içeceklerin hızlı bir şekilde tüketilmesi de diş ve diş eti sağlığı açısından zararlıdır.Ramazan’da oruçluyken bile dişler fırçalanabilir bu durumun dinimizce ve çeşitli din adamlarınca ağızdan bir şey gitmedikten sonra hiçbir mahsuru yoktur.

6 Eylül 2009 Pazar

RAMAZAN’DA DİNÇ KALMAK İÇİN LİMONATA İÇİN


Ramazan Ayı’nda bir ay boyunca beslenme şekli değişeceğinden dolayı sağlıklı ve dengeli bir şekilde beslenmek oldukça önem taşıyor.İnsan bedeni uzun saatler aç kaldığından ve bir şey yenilmediğinden dolayı iftarda ve sahurda beslenmek şartıyla uzmanların öngördüğü şekilde uygun bir biçimde beslenmeliyiz.Bunun içinde uzmanlar yiyeceklerin yanında bol bol limonata içilmesi gerektiğinin altını çiziyorlar.C vitamini vücudu dinç ve zinde tutan bir vitamin olduğundan önemli bir antioksidan (temizleyici)niteliğindedir.Ramazan Ayı’nda vücut aç kalacağından o günü rahat,dinç ve zinde kalması gereklidir.İftarda ve sahurda su içmek yerine limonata içmek hem vücudu toksinlerden temizlerken aynı zamanda C vitamini içerdiğinden vücudu zinde tutar.Bunun yanında mide rahatsızlığı olmayanlar limonataya bir parça zencefil ekleyerek hem mide ağrılarından hem de hazımsızlıktan kurtulabilir.

ORUÇ TUTMANIN FAYDALARI

Ramazan Ayı’nda tutulan oruç vücudun zinde kalmasını,midenin yemek baskısından kurtularak bir ay boyunca rahatlamasını ve kişinin daha sağlıklı olmasını sağlar.Yüce Allah’ın uygun gördüğü her şeyin vücudumuza ve kendimize bilmediğimiz birçok yararı vardır.Oruçta Allah’ın uygun gördüğü vücut sağlığımız için bir ay boyunca yemeden kesilerek yapılan bedeni bir ibadettir.Ramazan Ayı’nda yapılan bu oruç ibadetinin ne kadar faydası olsa da faydaları için değil Allah emrettiği için yapmaktayız.Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed “Oruç tutan sağlıklı olur.’buyurarak oruç tutmanın vücut sağlığı açısından oldukça önemli bir bedeni ibadet olduğu vurgulamıştır.Bu arada vücut sağlığı açısından oruç karaciğer ve diğer sindirim organlarının dinlenmesini ve rahatlamasını sağlayarak vücut için de yarar sağlamaktadır.

5 Eylül 2009 Cumartesi

Uzmanlar Ramazan’da Balık Tüketmeyi Öneriyor

Ramazan Ayı’nda gün boyunca yemek yenilmediğinden iftarda mutlaka hafif ve besin değeri yüksek olan balık gibi gıdalar tüketilmesi gerektiğini belirtiyor.Besinler arasından balık tüketmeyi öneren uzmanlar balık yemenin önemini belirterek,oruçlarını balık yiyerek açanlarda mide hazımsızlığı ve bariz mide ağırlığını hissetmediklerini belirtiyorlar.Uzmanlar balıkta A ve D vitamini bol miktarda bulunduğundan ve protein deposu olduğundan mide daha rahat bir şekilde hazmettiğinden dolayı iftardan sonra mide ağrısı,midede ağırlık,bulantı gibi belirtilerin olmaması için mutlaka iftarda balık tüketilmesinin gerektiğini dile getiriyorlar.Ramazan Ayı’nda hatta 5 öğün balık tüketilmesi gerekiyor.Mide ve beyin sağlığı için balık tüketmenin çok önemli olduğunu vurgulayan uzmanlar Ramazan Ayı dışında da mutlaka 3 öğün balık tüketilmesinin son derece önemli olduğunu bildiriyorlar.

Ramazan’da Kilo Almamak İçin Uyulması gerekenler

Ramazan Ayı’nda oruç tutulduğundan gün içerisinde bir şey yenilmediğinden oruçlu olanlar iftar vaktinde birden midelerine yüklendikleri için özellikle bayanlar aşırı kilo alırlar.Eğer iftar ile imsak vakti arasında iyi beslenirseniz kilo almak bir yana zayıflamak bile mümkün.Kilo almamak için iftarda sebze gibi hafif besinleri tüketmeniz gerekir.Özellikle tatlı olarak hoşaf içilmesi hem mideyi tok tutar hem de kan şekerinizi düzenler.Ramazan Ayı’nda mutlaka sahura kalkılması gerekiyor.Böylece güç içerisinde aç kalınacak süre biraz olsun azalmış olur.Sahur vaktinde peynir,yumurta,zeytin,domates,maydanoz gibi hafif besinler tüketmek en doğru seçim olacaktır.İftarda orucu su yerine bir tabak çorba ile açmanın en doğru tercih olduğunu söyleyen uzmanlar bu tavsiyelerin yapılması halinde kişilerin kilo almayacağını vurguluyorlar.

4 Eylül 2009 Cuma

Zekatın Vermenin Önemi

İslam’ın öngördüğü beş şartından biri de zekat vermektir.Zekat vermek mal ile yapılan bir ibadet çeşididir.Her yıl zengin olan Müslümanların mallarının kırkta biri kadar fakir olan Müslümanlara vererek yapmış olduğu ibadet zekata örnektir.

Zekat,kalbi kötülüklerden arındıran,fakir kimsenin hakkını veren,zengin Müslümanların fakir ve durumu olmayan yardıma muhtaç olan Müslümanlara karşı şefkat ve merhamet duyguları zekat ibadeti ile gelişir.Zekat ile birlikte zengin Müslümanların fakir Müslümanlara yardım etmesiyle durumu olmayan Müslümanların kalplerindeki zenginlere karşı beslediği haset ve kıskançlık duygusu ortadan kalkarak hoşgörü saygı ve sevgi çerçevesi içinde toplumda birlik,beraberlik ve kardeşlik duygusunu kuvvetlendirir.Zekatla yapılan bu yardımlaşma da zekat verenlerinin mallarının büyümesine ve bereketlenmesine neden olur.

İslam Ve Yardımlaşmanın Önemi

Ramazan Ayı’nda tutulan getirdiği en önemli hikmetlerinden birisi de darda ve yardıma muhtaç olan kimselere yardım etmek,yoksul ve aç olanlara kucak açmak,ızdırap içinde olanların acılarını,hüzünlerini onlarla birlikte hissetmek,dertlerini ve sıkıntılarını dinlemek ve paylaşmak.Yüce Allah’ın durumu olanların durumu kötü olanlara karşı yardım amaçlı olarak fitre verilmesini emretmiştir.Çünkü zengin olanların durumlarının iyi olmasında durumları kötü olan fakirlerin hakkı olduğu söylemiştir.Bu nedenle zengin olanlar kendilerine uygun görülen fitre miktarını vermeleri gerektiği Yüce Allah tarafından emredilmiştir.Fakirlerin almış oldukları “fitre” altındaki bu küçük yardımlar bir yerde büyüyecek ve dertlilerin derdine derman,sıkıntılara maddi ve manevi yönden çare olacaktır.

Her insanların maddi imkanları çoğu kişiye yardım etmeye yeterli olmayabilir.Durumları olmayan yardıma muhtaç fakir kimselerle dertleşerek,sıkıntılarını dinleyerek ve paylaşarak maddi olmasa da manevi yönden büyük iyilik yapmış olunacağından dolayı Allah katında büyük sevap kazanılır.

3 Eylül 2009 Perşembe

ORUÇ TUTMAK İNSANI TAKVA EDER

Yüce Allah orucun önemini anlatan ayette şöyle buyuruyor:”Ey iman edenler,sizden öncekilere farz kılındığı gibi fenalıklardan sakınırsınız diye oruç sizin üzerinize de farz kılındı.”(Bakara 2/183) Bu ayette Yüce Allah orucun amacını anlatmaktadır.Takva;Yüce Allah’ın yasakladığı fenalık,azgınlık ve kötü davranışlardan kaçınmak Allah’ın emrettiği her şeyi yerine getirmektir.Oruç tutmak insanı takva eder.Takva insanların kötü düşünmemesini fenalıktan ve azgınlıktan kaçınmasını sağlar.Kalbin günahlardan uzaklaşmasını ve günahlara yönelmesini engeller.Günahlardan uzaklaşan insanın kalbide manevi yönde huzur dolar.İnsanlar gün içerisinde bazı olaylara üzülür,mutsuz olur ve yıpranabilirler.Böylece biraz olsun kişide takva körelir.Yılda bir ay boyunca her gün tutulan oruçla bu körelme düzelecektir.Bu nedenlerden dolayı kişi doğru yolda olduğunu bilir,takva sahibi huzurlu ve mutludur.

Ramazan Ayı Bereket Getirir

Ramazan Ayı bin aydan daha hayırlıdır.Hayır ve bereket ayı olan Ramazan Ayı yıldaki bütün aylardan daha hayırlı ve bereketlidir.Yapılan iyiliklerden ve güzelliklerden kazanılan sevaplar bu ayda kat kat artar.İyilik ve güzelliklerin karşılığı kat kat mükafatlandırılır.Ramazan Ayı aynı zamanda insanların amellerini arttırmaları için büyük bir fırsattır.Zengin olanlar fakir kimselere her aydan daha fazla olarak Ramazan Ayı’nda yardım etmelidirler.Hz.Muhammed(s.a.v) bir hadisi şerif-i’nde şöyle buyurmuştur:”Ramazan Ayı’nı oruç tutarak,ibadet ederek ve hayır içinde geçirenlere ne mutlu.” Diyerek bu ayın insanlar için ne denli önemli olduğunu dile getirmiştir.Ramazan Ayı günahların bağışlandığı, cennet kapılarının açıldığı,azgın şeytan ve cinlerin zincirlere vurulduğu bir ay olduğu unutulmamalıdır.

2 Eylül 2009 Çarşamba

Ramazan Ayı’nda Nasıl Beslenilmelidir?

Ramazan Ayı’nda gün boyunca yemek yenilmediğinden dolayı vücut sağlığı için imsak ve iftar vaktinde alınan besinlere oldukça önem gösterilmelidir.Ramazan Ayı’nın gelmesiyle beslenme alışkanlığı da değişeceğinden ötürü gün boyunca vücut aç kalacağından dolayı sahur vaktinde günlük yapılan rutin kahvaltıdaki besin değerinden daha yüksek olan açlık hissi uyandırmayacak tok tutacak besinler tercih edilmelidir.Aynı şekilde iftar vaktinde de akşam alınan besinlerden içerik olarak daha zengin besinler tüketilmeli,bu şekilde düzenli ve dengeli beslenmek vücut sağlığı açısından oldukça önemlidir.Ramazan da dengeli ve yeterli beslenmek için sahur vakti kesinlikle atlanmamalı,sahur vaktinde su ile niyetlenmek,gece yatmadan önce besin tüketmek son derece zararlıdır.

Ramazan Ayı’nda gün içerisinde sağlık beslenmek için üç öğün besin tüketmek gerekmektedir.Üç öğünden öğünden az besin tüketen kişilerde sindirim problemleri,bağırsak problemleri,ani tansiyon yükselmeleri gibi belirtiler sık görülmektedir.

Ramazan Ayı’nda sahur vaktinde;

* 1-2 dilim ekmek
* 1-2 dilim peynir ya da yaklaşık olarak aynı besin değerlerine sahip yumurta
* 5-6 adet zeytin
* domates ve salatalık gibi hafif sebzeler
* meyve ya da 1-2 çay kaşığı reçel ya da bal




İftar vaktinde ise;

* 1 kase çorba
* 1 kase yoğurt
* 1 porsiyon etli sebze ya da et yemeği
* 1-2 dilim ekmek
* domates,salatalık



en ideal uygulanması gereken yemek programları bunlardır.

Ramazan Ayı’nın Önemi

Ramazan Ayı çok iyi değerlendirmeli,elden gelindiği kadar dua edilmeli,ibadetler eksiksiz yerine getirilmelidir.Bu nedenledir ki Hz. Muhammed(s.a.v.) ramazanın önemini şu sözlerle anlatmıştır.’Kim inanarak mükafatını Allah’tan bekleyerek Ramazanın gecelerini ihya ederse,onun geçmiş günahları bağışlanır.Ramazanın evveli rahmet ortası marifet sonu da cehennemden kurtuluştur.Her kim,bu ayda idaresi altında bulunmayan iş yükünü hafifletirse,Allah onu marifet eder ve cehennem azabından kurtarır.Ramazan Ayı girdiği zaman cennetin kapıları açılır,cehennemin kapıları kapanır ve şeytanlar zincire vurulur.’demiştir.Her kimse bu ayda başkasını, Müslüman kardeşini iftara davet ederek iftar açtırırsa günahları af olur.Cehennem azabından kurtulmasına vesile olur.Ayrıca iftar ettiren kişi sevap kazanır.Sevap kazanmak için ziyafetlere,her şeyiyle donatılmış sofralara gerek yoktur.Allah için Allah rızası için yapıldıktan sonra mükellef sofrada ziyafetlerle orucu açtıranda aynı sevabı alır,bir lokma ekmek,hurma ve sirkeyle açtıranda aynı sevabı alır.Önemli olan Allah rızası için yapılmış olmasıdır.Ramazan Ayı’nda fakirlere yarım edilmelidir.Hz. Muhammed (s.a.v.) ‘En kötü davet zenginlerin çağırıldığı fakirlerin çağırılmadığı davettir.’demiştir.Ramazan Ayı çok önemli bir aydır.En çok bereketin olduğu ayda bu aydır.